Translate

12 Mayıs 2014 Pazartesi

Starry Night (Bölüm 22)

 Seul'de güzel bir salı sabahıydı. Hava soğuk olmasına rağmen güneş bütün koreyi ısıtabilecekmiş gibi parlıyor, boş ve huzurlu görünen park  Yıldızda piknik yapma isteği uyandırıyordu.
Kollarını yukarı kaldırıp esnedi ve gülümsedi. Her an bir sorun çıkacak korkusu olmayınca bu park insanın gözüne daha bir güzel geliyordu.

"Hey. Beni bekle."  Yıldız durdu ve arkasından gelen Meteye döndü.

"Yavaş yürüyen sensin."

"Olsun yine de beni bekle."  Mete kolunu Yıldızın omuzuna attı. Yıldız tek kaşını kaldırıp ona baktı. Ardından Mete'nin elini sert bir şekilde geri itti.

"Sırnaşma!" Ses tonu sinirliydi ama bir yandan da gülüyordu. Çocuğu yaramazlık yapmasına rağmen sevimli göründüğü için tam anlamıyla kızamayan anneler gibiydi.

Mete'nin yüzünde müzip bir gülümsemenin belirmesine yol açmıştı Yıldızın bu hareketi.

"Daha önce hiç şikayet etmemiştin ama."

"Daha önce çocuktuk. Şimdi ise koca adam oldun." Mete gözlerini kıstı ve alaycı bir ses tonu ile konuşmaya başladı.

"Yoksa artık beni ağabeyin olarak değil de bir erkek olarak mı görmeye başladın ?"

Yıldız kahkaha attı ve saçma sözleri savuşturur gibi elini havada salladı. Mete hayal kırıklığına uğramıştı. Gülmese daha iyi olurdu diye düşündü.
Ama yinede yıkılmadı. 'Başka birine aşık olmadığı sürece hala umut var.'

Mete kendini avuturken çekimin yapıldığı yere dönmüşlerdi bile. Yıldız oturdukları yere dönünce Mikanın Min Hyuk ile konuştuğunu gördü.

"Peki öyleyse şu kızgın fotoğrafçı ve güzel arkadaşın gelene kadar bizimle oturmak ister misin? Böyle çok yalnız görünüyorsun."
Yıldız gülümsedi. Min Hyuk Meteye yeni bir lakap bulmuştu. Ve Yıldıza da güzel demişti.
Mika diğer üyelerin olduğu yere baktı. Yıldız bir an Mikanın yanına gidip gitmemekte tereddüt etti.

"Ah teşekkür ederim. Ama Yıldız ve Mete gelince beni bulamayıp aramaya başlayabilirler."
Min Hyuk ne diyeceğini bilememiş gibi görünüyordu. Kafasını kaşıdı ve gülümsedi.

Ne yapıyordu bu Mika?! Eğer Yıldız olaya el atmazsa Mika hayatının sonuna kadar bu andan bahsedip dururdu. Ama yanına giderse de teklifin bir anlamı kalmazdı. Yıldız kararsız kalmıştı. Mete'nin yanına mı gitmeliydi ? Ona döndü ama Mete asistanlarla önemli bir konu hakkında konuşuyor gibi görünüyordu. Bir anda Yıldızın kafasında bir fikir belirdi.

"Pekala Yıldız, bunu arkadaşın için yapıyorsun. Aslında çenesinden kurtulmak için. Neyse cesur olmalıyım." Etrafına bakındı. Onu fark eden kimse yok gibiydi. Yıldız yüzüne önemli-bir-haberim-var bakışını yerleştirdi ve biraz geri gitti ve ardından koşmaya başladı.
Hedefi sandalyelerdi. Belki saçma bir plan olabilirdi ama amacı sandalyelere çarpıp düşmek ve belkide onlardan birini kırabilmekti. Çünkü burada sandalye bulmak zordu ve üyelerin olduğu yerde geniş oturma bölümleri hazırlanmıştı.  Eğer biraz vicdanları varsa, yaralanmış bir kızı ve arkadaşını ayakta bırakmazlardı.

Yıldız bu plana kısa sürede karar vermiş ve çarpışmadan bir saniye önce vazgeçmişti. Ama çok hızlıydı ve sandalyelere bodoslama dalması kaçınılmazdı. Sonunda da sadalyelerden biri katlanıp altında kalmış, diğeri üstüne düşmüş şekilde buldu kendini.
Sette bir sessizlik oldu ve herke ona döndü.
Yıldız düşündüğünden sert çarpmıştı ve kımıldamaya hali yoktu.  Bir iki çizik almayı umuyordu ama sakat kalmıştı.
Yani o an öyle hissediyordu.

Min hyuk hemen sadalyeyi kaldırdı ve Mika Yıldızın yanına çöktü.  Mete de koşarak yanlarına geldi.
Yıldızın beklediğinde büyük bir olay olmuştu.  Eğer buradan hastaneye giderlerse bütün bu acı boşuna olacaktı. Biran önce ayağa kalkıp önemli bir şey olmadığını söylemeliydi.
Mete Yıldızın yanına çöktü ve kafasını kaldırmasına yardım etti. Gözlerinde panik Yıldızın kötü hissetmesine sebep olmuştu.

"İyi misin ?! Beni duyuyor musun? Kırılan bir yerin yok değil mi ? Hastaneye gidelim. Biri ambulansı arasın!" Mete o kadar korkmuştu ki etrafındakilerin türkçe bilmediğini unutmuştu. Kimse Mete yi anlamıyordu. Yıldız dışında. O da türkçe yanıt verdi çünkü Mete bildiği tüm ingilizceyi unutmuş gibi görünüyordu.

"Sakin ol. Bir şeyim yok. Biraz sonra geçer." Metenin gözleirnde ki panik yerini endişe ve korkuya bırakmıştı.

"Emin misin ? Hastaneye gidelim."

"Evet eminim. Hastanelik bir durum yok. Yemin ederim. Sen sadece bana oturacak bir yer bul ve işine dön."
Mete Yıldızın kafasını omuzuna dayadı ve endişeyle olanları izleyen Min Hyuk a döndü. Metenin kafası çalışmayı durdurmuştu. Türkçe fiileri bile kullanmak zor geliyordu artık.

"Oturacak yer!"
Min Hyuk çaresiz bir şekilde Mika ya döndü. Metenin ne dediğinden haberi yoktu ve belki o bilir diye ummuştu. Ne yazık ki Mika da türkçe bilmiyordu.

Yıldız kafasını Metenin omuzundan kaldırmadan açıklama yaptı.
"Oturacak yer diyor." Ses tonundan Yıdızın gülümsediği anlaşılıyordu. Ne zaman Yıldıza bir şey olsa Mete düşünme yetisini kaybetmiş gibi davranıyordu. Yıldız bundan şikayetçi değildi. Kendini biraz kötü hissetse de bu vicdan azabı ile yaşayabileceğini düşündü. Mikanın çenesinden iyiydi.
Hem hadi ama isteyerek bu hale gelmemişti. Tüm sorun Yıldızın hız konusundaki kontrolsüzlüğünden olmuştu. Şimdi ise herkes endişeliydi. Başta Mete ve Mika.

Min Hyuk bir şey oldu diye korkmuştu. Diğer üyeler de aynı şekilde endişeliydi. Jong Hyun dahil.
Yerinden bir milim bile kıpırdamadı ama endişelenmişti işte. Hiç hareket etmeden olan biteni anlamaya çalışıyor, düşüncelere dalmış gibi görünüyordu. Gözlerini dikip Yıldıza baktı.
Ciddi yüz ifadesi Yıldız la arasına Min Hyuk girince bozulmuştu.

Min Hyuk Yıldızın sol koluna Mete ise sağ koluna girip yürümesine yardım etti. Yong Hwa ve Jung Shin de bu sırada Yıldıza yer açtılar.
"Şöyle geçirin dedi Yong Hwa bahsettiği yere yumuşak bir yastık atarken. Üzerinde CN Blue yazan dikdörtgen bir yastıktı.

Min Hyuk Yıldızı bıraktı ve Mete oturmasına yardım etti.
"Bu biraz fazla olmadı mı ? Kendim de yürüyebilridim."

"Buna müsade etmeyeceğimi biliyorsun."

"Evet, biliyorum. Zaten o yüzden bir şey demedim ama üyelerin yardım etmesine ne gerek vardı. Bu utanç verici." Yıldızın sesi kısık çıkıyordu. Min Hyuka kendini taşıtmanın utancı ile kafasını kaldıramamış ve ayakkabılarını incelemeye başlamıştı.
Tamam tam anlamı ile taşıtmış değildi ama yine de utanç vericiydi.

Min Hyuk gülümsedi.
"Sorun değil. Ağır sayılmazsın zaten." Yıldız kafasını kaldırıp Min Hyuk a gülümsedi. Onun teşekkür şekli buydu. Ardından diğer üyelere baktı.

Yong Hwa Yıldızın soluna oturmuştu. Çok yakına değil. Bir bayanı rahatsız etmeyecek uzaklıktaydı.
Jung Shin sağ tarfında ayakta duruyordu. O da Yong Hwa kadar uzaktaydı ve merakla Yıldızı inceliyordu. Sanki yaşını tahmin etmeye çalışıyor gibi.

Yıldız tekrar tam önünde duran ve ona sevimli sevimli sırıtan Min Hyuka döndü.
Bu çocuklar fena sayılmazdı.  Hepsi ayrı bir şirin ve eylencelilerdi. Yıldız bir an için onlarla daha fazla zaman geçirmek istedi. Sonra Min Hyuk un arkasında, seslerin duyulamayacağı kadar uzaktaki Jong Hyun un ona baktığını fark etti. Göz göze geldiklerinde -Yani tam görmese de Yıldız göz göze geldiklerini sanıyordu- Jong Hyun başka yere döndü.
Jong Hyun... 'Bu çocuğu sadece tipi için bu sevimli guruba almış olamalılar.'

14 yorum:

  1. sabahleyin gördüm ve herkesten önce okurken o an ki sevincimi anlatamam. :)
    mete'nin hallerine çok güldüm ya. özellikle mete, yıldızı omzuna yasladığında yıldızın öyle konuşmasına. o anı hissettim.
    etkili cümleleri farklı renkte vurgulaman çok iyi bir fikir. gerçekten heyecanlıydı. jong hyun uzakta durarak kendini soyutlaması hüzünlü geldi bana.

    dip not: yazdığın anlar hep neşeli anlar olsun. yazmadığında da neşeli ol. kafana göre takıl. :)) bu bölümü çok sevdim. ellerine, yüreğine, fikrine, sağlık. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yorumlarını her bir yerden aldım :D Saol. Bu yorumlar için yazıyorum zaten :)

      Hikayeyi okuyan ikinci online okuyan ilk kişisin tebrik ederim :D

      Aslında onlar karakterlerin düşünceleri. Normalde kalın yazıyorum onları ama blogun yazı sitilinden dolayı belli olmuyor.
      Bende başka renk yapmaktan başka çözüm bulamadım şimdilik :D Tuhaf durur diye endişeliydim bir parça ^^

      Meteyi herkese sevdirme çabasındayım şu sıralar :D İlk zamanlar Mikanın da seveni yoktu. Sonuç ? Şimdi herkes onu çok seviyor :D :D

      Dip nota not: Neşeli olmak benim elimde olsa inan surat asmazdım hiç :D Bende sevdim bu bölümü. Birden kafamda canlanan bölümler nedense önceden kurgulananlara oranla daha çok seviliyor :D

      Sil
    2. mika'yı ben başından beri seviyorum. :) mika isimli ünlü bir kız vardı. ondan mı?
      dipnot için: o da farklı bir yöntem olabilir. :)

      Sil
    3. Canım ya :D Ama sevmeyenler vardı. Mesela hyunbinaşkı :D
      Ünlü ismi derken ? :D

      Sil
    4. Bak bana, Ardaya nasıl aşık ettim hepinizi. Mete'nin önceki tavırlarınıda sevdim şimdi. :)
      D-NA grubunda var bir tane. ama o erkek. kimdi emin değilim. tam. bir yerde görmüştüm.

      Sil
    5. Baktım sana :D
      Aşık olan falan yok diyorum :D

      Diyorum Mete iyi çocuk diye :D

      Bilmiyorum onu :D

      Sil
  2. Heey yeni bölüm gelmiş.Yep e neden koymadın? Ben de gördüm bunu ama eski bölüm zannedip hiç açmamıştım bi baktım yeniymiş.
    Kızın düşüşüne öldüm yaa :D Daha güzel bi plan bulamamış mı Mika için haha :D Yazık Mete de çok korktu yavrum . Oo artık diğer üyelerle de yakınlaşmaya başladı :) Yazık jong a çok üzüldüm yavrum arkada el gibi kaldı :D Ellerine sağlık senaristciğim daha yakınlaşmalı bölümler görmek üzere..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yeni geldi. Yani çok ta yeni değil neyse.
      Yeppudaa da günü kaçırmıştım. Bazı sebeplerden dolayı tamamlanmamıştı bölüm. Tamamlayınca da çok geçti. Yeni bölüm yetiştiremezdim bu haftaya. Zaten kimse de Hikaye nerede diye sormadı ecem dışında. Sorulsaydı eklerim diyordum :D


      Biraz aptallık yapması gerektiğini düşündüm ve yaptı :D Bir anda kafamda beliren bir düşünceydi. Oysaki güzel güzel yanına gidecekti o. Tam bir düşünce cümlesi yazayım dedim ki 'Pekala Yıldız, bunu arkadaşın için yapıyorsun. ' cümlesi belirdi aklımda :D

      Meteyi sevin :D Daha çok sevin :D

      E tabi birşeylerin farkına varmak için yalnız kalmak gerek bazen :D

      Teşkkürler. Bundan sonra yeni bölüm gelince cumartesiyi beklemeyip buraya eklemeyi düşünüyorum. Heberiniz olsun ^-^

      Sil
    2. vefalı yıldız. :) mete'yi sevdim. böyle olursa hep severim. :)
      iyi haber. bekliyorum bende. :)

      Sil
    3. Ne yapsam yeni bölüm falan mı yazsam ? :D

      Sil
  3. Ben dikkat etmiyordum hikayenin hangi gün geldiğine o yüzden bakmamıştım :)

    Haha çok komik bi aptallıktı yani iyi sakat kalmadı bari :D Vefakar kızmış ama :D

    Aklımda daha yakışıklı birini getirmeye çalışıyorum artık o yüzden daha çok sevmeye başladım :D Ama oğlanlar Yıldız için çekişmeye başlayınca muhtemelen yine gıcık olurum :D

    Tamam öyleyse buradan okuruz artık :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bende hazır dikkat eden yok bir süre dinleneyim dedim :D

      Tabi amacım Yıldızı bir numaralı başrol kız yapabilmek :D :D

      Ya senin gıcık olduğun şey Jong ile olan kavgası. Unut onu. Meteyi kişiliğine göre yargıla :D

      Sil
    2. Yani dinlenebilirsin arada :D

      Yıldız zaten gözümüzde 1 numara :D Hikayeye birde ünlü bir kız karakter gelse nasıl olur acaba diye düşünüyorum.Yani Jong'u kıskandırtmak için.Aslında dizilerde ya 2 erkek 1 kız olur ya da 2 kız bi erkek olur hep ama 2 ye 2 de ilginç olur diye düşünüyorum :D

      Neyse bölümler ilerledikçe sevmeye çalışcaz artık :D

      Sil